Sartre, Bulantı adlı romanında fenomenolojik yöntemi uygulayarak ana karakter olan Roquentin’in gündelik ve sıradan deneyimlerinin varoluşsal mahiyetini açığa çıkarır. Bu doğrultuda fenomenolojik redüksiyona başvuran Sartre, varoluşun epokhe yoluyla fenomenolojik olarak indirgenemeyeceği sonucuna ulaşır.